literature

sigara molasi

Deviation Actions

rakitin's avatar
By
Published:
358 Views

Literature Text

Bir sigara molasında iki küçük köpek bana birbiriyle oynuyor gözüküyor, çimlere uzanmış daha büyük olanı umarsız esniyor, ayaklarımın yanında bir kedi (benim gibi) dikkatle onları izlemekte, arkamızdaki modern şatoda kağıtlar uçuşuyor, telefonlar çalıyor, postalar geliyor gidiyor yine geliyor, garip dillerde birbirlerine bağıranlar anlaşamıyor, bir yandan merdivenler siliniyor, saate bakıp duran insanlar, yazan insanlar, bakan insanlar, bakmayan insanlar, uyuklayan ve uyanamayan insanlar, koşturan insanlar güneşin batmasını bekliyor, ama zaman ilerlemiyordu. Aklımda son yüzyılın seçme tınıları gezerken iki köpek bana yüz yıl önceki köpeklerden farksız geliyor, zannedersem yanımdaki kediye de aynını düşündürüyordu. Birbiriyle oynarken neredeyse sevimli gözüken bu iki köpeğin iki ay sonra yemek için değil, sadece kan tadı için yanımdaki kediyi kovalayacak olmaları aklıma eski muhasebe müdürünün ‘bütün faşistler yanlarında köpek gezdirir’ cümlesini anımsatmış, ama yavru köpekleri sevimsizleştirememişti. “Bak nasıl ısırır gibi yapıyor..” Yanımda olduğunu fark etmediğim adam beni uyandırmış, zannımı çürütmüştü. Bir oyun değil, eğitimdi, kardeşi zannettiğim az irice olanı da annesiydi. İzleyen de anneannesi. Yüzden fazla filmin adını ilk dakikasında bilebilecekken iki köpeğin ilişkisini algılayamayan bir garip olmanın tuhaf, yabancılaştırıcı etkisini umursamadan kediye döndüm. Diğer zamanlarda güneşin en çok ısıttığı yeri herkesten daha iyi bulup oraya yayılan, bir insan gibi uzanıp gerinen, başını betona bir yastıkmış gibi dayayıp uyuyan bu yaşlı kedi, tüyleri hafiften dikenleşmiş, gözünü neredeyse kırpmadan izlemeye devam ediyordu. On gündür beni öğlenleri ve akşamları karşılamayan kediyi bir köpeğin öldürdüğünü düşündüm o an. Evin etrafında gece gündüz köpek haykırışları dinmiyor, belki birinde onu köşeye sıkıştırmış olmanın boktan gururu saklanıyordu. Hamileydi, yavruları olacaktı. Babaannem diğer kediler üstünden inmiyor bunun diye söyleniyordu üç ay önce. Oysa o daha bir yaşında yok gibiydi. Sonra gitgide karnı şişerken ben bunu iştahına babaannem diğer arsız kedilere yoruyordu. Çocukluğumda bir av köpeğinin gözünü tek hamlede çıkaran çöp kutusunda yaşayan kedi benim için bir kahramana dönüşürken önümden ağzında yemeyeceği bir kedi ile geçen uyuz bir köpek de nefret nesnesi haline gelmişti. Ara sıra doğanın anlayamayacağım dengelerine karışmamam gerektiğine kendimi inandırsam da için için ağzında kedi ile yürüyen o köpek gözümün önüne geliyor ve içimde intikam hissi beliriyor. Kediler fareleri öldürmüyor, hamam böceklerini bile yemiyorlar mı? Kusan bir kedi gördüğünde miden kalkmıştı hatırlıyor musun? Hayır, bunları duymuyorum. Kendimden iğrenmediğimi söylemiyorum. Doğanın içinde yaşayan türlerin birbirleri ile ilişkilerini diğer bir tür olan insan ile ilişkilendirip sonuçlar çıkarmıyorum. İçgüdü denen şeye inanıp inanmadığımı bile bilmiyorken aklıma sadece ne kadar fazla üzüntünün sebebi olduğum geliyor bütün anlamsızlığı ile. Uyku, açlık, çoğalma hissi.. anlamlı gelmemeye başlıyor. Anlam nedir diye soruyorum. Bir sigara daha yakmak ile yakmamak arasında düşünmeden kendimi yine şatonun içine atıyorum. Evde beni filtresiz Camel’ların beklediğini düşünüyorum. İki köpek koşturmaya devam ediyor. Kedi onları izliyor.
.
© 2008 - 2024 rakitin
Comments15
Join the community to add your comment. Already a deviant? Log In
benherkes's avatar
Modern şatoyu tarifiniz ne kadar güzel.